Yüzey suyunda bulanıklık

Bulanıklık nedir?
Bulanıklık, ışığın askıda kalan madde tarafından saçılması ve ışığın çözünen moleküller tarafından emilmesi de dahil olmak üzere, bir çözeltinin ışığın geçişini engelleme derecesini ifade eder.
Bulanıklık, bir sıvıdaki asılı parçacıkların sayısını tanımlayan bir parametredir. Suda asılı duran maddelerin içeriği, boyutu, şekli ve kırılma indisi gibi faktörlerle ilgilidir. Su kalitesi testlerinde bulanıklık, sudaki askıda katı madde konsantrasyonunu yansıtabilen önemli bir göstergedir ve aynı zamanda insanların su kalitesine ilişkin duyusal değerlendirmesinin temellerinden biridir. Bulanıklık genellikle, ışık su numunesinden geçtiğinde sudaki partikül madde tarafından saçılan ışık miktarının ölçülmesiyle ölçülür. Bu parçacıklı maddeler genellikle küçüktür ve boyutları genellikle mikron mertebesinde ve altındadır. Modern cihazlar tarafından görüntülenen bulanıklık genellikle saçılma bulanıklığıdır ve birimi NTU'dur (Nefelometrik Bulanıklık Birimleri). Bulanıklık ölçümü, içme suyunun kalitesinin değerlendirilmesi açısından çok önemlidir, çünkü sadece suyun berraklığıyla ilgili değildir, aynı zamanda dolaylı olarak sudaki mikroorganizmaların konsantrasyon seviyesini de yansıtarak dezenfeksiyon etkisini etkiler.
Bulanıklık, bir su numunesinden ne kadar ışığın geçebileceğine göre belirlenen göreceli bir ölçümdür. Bulanıklık ne kadar yüksek olursa numuneden o kadar az ışık geçecek ve su daha "bulanık" görünecektir. Daha yüksek bulanıklık seviyeleri, suda asılı duran ve ışığı su yoluyla iletmek yerine dağıtan katı parçacıklardan kaynaklanır. Asılı parçacıkların fiziksel özellikleri toplam bulanıklığı etkileyebilir. Daha büyük boyutlu parçacıklar ışığı dağıtıp ileri doğru odaklar, böylece ışığın sudaki geçişine müdahale ederek bulanıklığı artırır. Parçacık boyutu aynı zamanda ışığın kalitesini de etkiler; Daha büyük parçacıklar, daha uzun dalga boylarındaki ışığı, kısa dalga boylarına göre daha kolay saçar, daha küçük parçacıklar ise daha kısa dalga boylarında daha büyük bir saçılma etkisine sahiptir. Artan parçacık konsantrasyonu, ışık artan sayıda parçacıkla temasa geçtiğinden ve parçacıklar arasında daha kısa mesafeler kat ettiğinden ışığın geçirgenliğini de azaltır, bu da parçacık başına birden fazla saçılmayla sonuçlanır.

Algılama prensibi
Bulanıklık 90 derece saçılma yöntemi, çözeltilerin bulanıklığını ölçmek için yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir. Bu yöntem Lorentz-Boltzmann denklemiyle tanımlanan saçılma olayına dayanmaktadır. Bu yöntem, test altındaki numuneden geçen ışığın yoğunluğunu ve numunenin 90 derece saçılma yönünde saçtığı ışığın yoğunluğunu ölçmek için bir fotometre veya fotometre kullanır ve ölçülen değerlere göre numunenin bulanıklığını hesaplar. Bu yöntemde kullanılan saçılma teoremi: Beer-Lambert Yasası. Bu teorem, düzgün yayılan bir düzlem dalganın etkisi altında, birim uzunluk içindeki elektro-optik tepkinin, klasik Beer-Lambert yasası olan optik yol uzunluğunun üstel fonksiyonuyla azaldığını öngörmektedir. Başka bir deyişle, çözelti içinde asılı parçacıklara çarpan ışık ışınları birden çok kez saçılır, bazı ışınlar ise 90 derecelik açılarla saçılır. Bu yöntemi kullanırken cihaz, bu parçacıklar tarafından 90 derecelik bir açıyla saçılan ışığın yoğunluğunun, numuneden dağılmadan geçen ışığın yoğunluğuna oranını ölçecektir. Bulanıklık parçacıklarının konsantrasyonu arttıkça, saçılan ışığın yoğunluğu da artacak ve oran daha büyük olacaktır, bu nedenle oranın boyutu, süspansiyondaki parçacık sayısıyla orantılıdır.
Aslında ölçüm yaparken ışık kaynağı numuneye dikey olarak sokulur ve numune 90° saçılma açısına sahip bir konuma yerleştirilir. Numunenin bulanıklık değeri, numunenin içinden geçmeden doğrudan ölçülen ışık şiddetinin ve numunede oluşan 90° saçılan ışık şiddetinin fotometre ile ölçülmesi ve kolorimetrik hesaplama yöntemi ile birleştirilmesiyle elde edilebilir.
Bu yöntem yüksek doğruluktadır ve su, atık su, gıda, ilaç ve çevre alanlarında bulanıklık ölçümünde yaygın olarak kullanılmaktadır.

Yüzey suyundaki bulanıklığın ana nedeni nedir?
Yüzey suyundaki bulanıklığa esas olarak suda asılı duran madde neden olur. 12
Bu askıda kalan maddeler arasında ışığın su kütlesine nüfuz etmesini önleyecek ve böylece su kütlesini bulanık hale getirecek olan silt, kil, organik madde, inorganik madde, yüzen madde ve mikroorganizmalar vb. yer alır. Bu parçacıklı maddeler fırtınalar, suyun aşındırılması, rüzgarın esmesi gibi doğal süreçlerden veya tarımsal, endüstriyel ve kentsel emisyonlar gibi insan faaliyetlerinden kaynaklanabilir. Bulanıklığın ölçümü genellikle sudaki askıda katı madde içeriğiyle belirli bir oranda yapılır. Saçılan ışığın şiddeti ölçülerek sudaki askıda katı madde konsantrasyonu kabaca anlaşılabilir.
Bulanıklık ölçümü
Lianhua bulanıklık ölçer LH-P305, 0-2000NTU ölçüm aralığıyla 90° dağınık ışık yöntemini kullanır. Suyun renklilik girişimini önlemek için ikili dalga boyları otomatik olarak değiştirilebilir. Ölçüm basittir ve sonuçlar doğrudur. Bulanıklık nasıl ölçülür?
1. Ön ısıtma için LH-P305 el tipi bulanıklık ölçüm cihazını açın, ünite NTU'dur.
2. 2 adet temiz kolorimetrik tüp alın.
3. 10 ml distile su alın ve 1 numaralı kolorimetrik tüpe koyun.
4. 10 ml numune alın ve 2 numaralı kolorimetrik tüpe koyun. Dış duvarı silerek temizleyin.
5. Kolorimetrik tankı açın, 1 numaralı kolorimetrik tüpü yerleştirin, 0 tuşuna basın; ekranda 0 NTU görüntülenecektir.
6. 1 No'lu kolorimetrik tüpü çıkarın, 2 No'lu kolorimetrik tüpü takın, ölçüm düğmesine basın; sonuç ekranda görüntülenecektir.
Başvuru ve özet
Bulanıklık, su kalitesinin önemli bir ölçüsüdür çünkü bir su kaynağının ne kadar "temiz" olduğunun en görünür göstergesidir. Yüksek bulanıklık, bakteriler, protozoalar, besinler (nitratlar ve fosfor gibi), pestisitler, cıva, kurşun ve diğer metaller dahil olmak üzere insan, hayvan ve bitki yaşamına zararlı su kirletici maddelerinin varlığına işaret edebilir. Yüzey suyunda artan bulanıklık, suyu insan tüketimi için uygunsuz hale getirir ve aynı zamanda sudaki yüzeylere hastalığa neden olan mikroorganizmalar gibi su kaynaklı patojenlerin bulaşmasına neden olabilir. Yüksek bulanıklık aynı zamanda kanalizasyon sistemlerinden gelen atık sulardan, kentsel akıştan ve inşaattan kaynaklanan toprak erozyonundan da kaynaklanabilir. Bu nedenle bulanıklık ölçümünün özellikle sahada yaygın olarak kullanılması gerekmektedir. Basit araçlar, su koşullarının çeşitli birimler tarafından denetlenmesini kolaylaştırabilir ve su kaynaklarının uzun vadeli gelişimini ortaklaşa koruyabilir.


Gönderim zamanı: Nis-30-2024